Sözüm; Ben Elhamdülillah Müslümanım ve Hazreti Muhammed de Rehberimdir diyen herkese. Buna her türlü makam mevki de ki insanlar da dahildir.

Sünnet sadece şekilden ibaret değildir. Kıldan, tüyden, renkten de ibaret değildir.

O’nun davranış kalıpları, Allah’ın emirlerini uygulamadaki tatbikatları gerçek sünnettir. Çünkü O; Yaşayan Kur’andı.

Bu kısa hatırlatmayla masamızın, duvarımızın, odamızın en görünür yerlerine ezberleyip tatbik etmek üzere asmaya ve O’nun gibi “Yaşayan Birer Kuran” olmaya talip miyiz, değil miyiz? Mesele burada gizli.

Boş ver bu masalları diyen varsa da O tiplere de kısa bir hatırlatma yapayım.

Hani atının çıkardığı nal sesinden herkesin kaçacak delik aradığı sultanlar şimdi nerede?

Hani servetinin hesabını bilmeyenler? Hani mücevher sandıklarının anahtarlarını develerin bile zor taşıdığı firavun vb. zenginler?

Hani anasından şanslı doğduğuna inanılan, makam ve mevkilerde ruhunu teslim eden güç ve iktidar sahipleri?

Hani sırma saçlılar, omzu kalabalıklar, mankenlere taş çıkartanlar, eli sopalılar nerede?

Hani nara attığı zaman, veya silahını çektiği zaman herkesin köşe bucak kaçtığı kabadayılar, babayiğitler?

Hani Deden, Baban, Annen nerede?

Onlar bu oyun ve eğlence dünyasından, gerçek dünyaya hicret edip, yaptıkları veya gücü yettiği halde yapmadıklarının hesabını verebilmenin ne kadar zor olduğunu anladılar anlamasına ama geri dönüşleri yok. Dünyada kalan yakınlarına haber de veremiyorlar.

Aynı akıbet bir gün bizleri de bekliyor. Geç bunları diyenleri de bekliyor.

O zaman Allah’ın kulu olduğumuzu ve dünyaya geliş gayemizi unutmadan ve O’nun kulu ve Rabbimizin bize emrettiklerini  O Son Peygamberinin yaşadığı gibi yaşamaya çalışmak zorundayız. Kurtuluş bunda, başka çare yok.

O Hz Muhammed ki;

Merhametli,

insanlara danışıp fikirlerine saygı gösteren, (göstermelik istişare yapmayan,)

emin,

sabırlı,

hoşgörülü,

güzel ahlaklı,

cömert,

güler yüzlü,

alçak gönüllü,

ağzından kötü söz çıkmayan,

kimseyle çekişmeyen,

her zaman ağırbaşlı,

dünya işleri için kızmayan,

insanı ümitsizliğe düşürmeyen,

kimsenin kusurunu aramayan,

affedici olup,

intikam peşinde koşmayan,

hoşlanmadığı şeyler hakkında susan,

zalime de zulüm işlemesine engel olmak suretiyle yardım eden,

Bir Beni Adem di, Bir Kul du. Yaşayan Kuran’dı.  Ve İnsanlık tarihinin en son Peygamberi ve son Elçisi’ydi.

ASRI SAADET ARAYANLARA; İŞTE SİZE ASRI SAADETE GİDEN YOL.!